Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | split hairs v. | kılı kırk yarmak | ||
The British Government is just splitting hairs in its pathetic attempts to justify military attack. İngiliz Hükûmeti askeri saldırıyı meşrulaştırmaya yönelik zavallı girişimlerinde adeta kılı kırk yarıyor. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | split hairs v. | kılı kırk yarmak | ||
I have no doubt that while we are here splitting hairs, Korean shipyards will be working at full capacity. Biz burada kılı kırk yararken Kore tersanelerinin tam kapasite çalışacağından hiç şüphem yok. More Sentences |
||||
General | ||||
General | split hairs v. | küçük değişiklikler yapmak | ||
General | split hairs v. | ince eleyip sık dokumak | ||
Idioms | ||||
Idioms | split hairs v. | ince eleyip sık dokumak | ||
Idioms | split hairs v. | ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak | ||
Idioms | split hairs v. | uzun uzadıya incelemek |